Garaj girişine park etme cezası, hem hatalı park cezası, hem de başkalarının konut ve işyeri erişimini engelleme açısından ciddi sonuçlar doğuran bir ihlaldir. Karayolları Trafik Kanunu’nun ilgili maddelerine göre garaj önü, bina ve otopark giriş çıkışlarını kapatacak şekilde park etmek yasaktır ve bu durumda para cezası, ceza puanı ve aracın çekilmesi gündeme gelebilir.
Bu yazıda; garaj girişine park etme cezası hangi kural maddesine dayanır, 2025 yılı güncel tutar ne kadardır, erken ödeme indirimi nasıl uygulanır, araç çekilirse ne olur ve komşunun garajını kapatan araç için nereye şikâyet edilir gibi sık sorulan konuları adım adım ve anlaşılır bir dille ele alacağız.
Garaj girişine park etmek gerçekten yasak mı, hangi kanuna dayanıyor?
Garaj girişine park etmek Türkiye’de açıkça yasak. Bunun dayanağı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 61. maddesi ile Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 115. maddesi. Her iki düzenlemede de “geçiş yolları önünde ve üzerinde park etmek yasaktır” deniyor. Garaj girişi de hukuken bir “geçiş yolu” olarak kabul ediliyor; dolayısıyla garaj önüne park etmek, doğrudan kanuna aykırı bir park etme hali sayılıyor.
Bu yasak, “kısa süreli durdum, içindeydim, motor çalışıyordu” gibi bahanelerle ortadan kalkmıyor. Yönetmelikte park etme, aracın uzun veya belirsiz süreyle bırakılması olarak tanımlansa da, garaj girişini fiilen kapatan her bekleme, uygulamada park ihlali gibi değerlendirilebiliyor.
Karayolları Trafik Kanunu’nda garaj girişiyle ilgili maddeler
Kanundaki temel hüküm madde 61: Taşıt yolu üzerinde “geçiş yolları önünde veya üzerinde” park etmek yasaklanıyor. Aynı maddede, “kamunun faydalandığı yerlerin giriş ve çıkış kapılarının her iki yönde 5 metrelik mesafe içinde” park yasağı da ayrıca sayılmış durumda.
Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 115. maddesi de aynı mantığı tekrar ediyor ve “geçiş yolları önünde ve üzerinde” park etmeyi yasaklıyor. 119. madde ise bu yasağa uymayan araçların çekiciyle kaldırılabileceğini açıkça belirtiyor. Yani garaj önüne park etmek sadece para cezası değil, aracın çekilmesi sonucunu da doğurabiliyor.
“Geçiş yolu” ve “garaj girişi” tam olarak ne sayılıyor?
Mevzuatta “geçiş yolu”, bir taşınmazın (konut, işyeri, otopark, garaj vb.) karayoluna bağlantısını sağlayan giriş-çıkış alanı olarak kabul ediliyor. Yönetmelikte ayrıntılı tanım her zaman tek cümleyle verilmese de, “kamunun faydalandığı park, bahçe, garaj, sinema vb. tesislerin giriş-çıkış kapıları” ile fabrika, atölye, iş hanı gibi işyerlerinin girişleri açıkça geçiş yolu kapsamında sayılıyor.
Pratikte şu alanlar “geçiş yolu / garaj girişi” olarak değerlendirilir:
- Konut veya apartman otopark kapısının önü
- İşyeri, depo, atölye, fabrika araç giriş kapısı
- Umuma açık otopark ve kapalı garaj girişleri
Bu girişlerin önüne ve tam karşısına, ayrıca çoğu yorumda her iki yanında 5 metreye kadar olan kısma park etmek yasak kabul edilir. Çünkü bu alanlar, araçların güvenli giriş-çıkışı için serbest kalmak zorundadır.
Konut, işyeri ve apartman garajları arasında fark var mı?
Kanun ve yönetmelik, garaj girişi yasağında “konut mu, işyeri mi, apartman mı” diye bir ayrım yapmıyor. Hepsi için ortak nokta şu:
- Burası bir geçiş yolu ise,
- Kamunun veya belirli kişilerin araçla girip çıktığı bir kapı ise,
- Önüne park etmek yasak ve cezaya tabi.
Sadece uygulamada küçük farklar görülebiliyor. Örneğin:
- Umuma açık otopark, AVM garajı, sinema otoparkı gibi yerler “kamunun faydalandığı tesis” sayıldığı için, giriş-çıkış kapılarının her iki yanında 5 metrelik mesafe özellikle hassas kabul ediliyor.
- Özel konut garajlarında da aynı kural geçerli; ancak bazen kapının net olarak işaretlenmemiş olması, tartışma ve itirazlara yol açabiliyor.
Özetle, ister müstakil evin garajı olsun, ister apartman otoparkı ya da işyeri girişi; geçiş yolu niteliği taşıyan her garaj girişinin önüne park etmek yasak ve cezalı bir davranış olarak değerlendiriliyor.
Garaj girişine park etme cezası ne kadar, 2025’te nasıl hesaplanıyor?
2025 yılında garaj girişine park etme cezası, “park ve duraklama yasaklarına uymama” kapsamında değerlendiriliyor. Bu ihlal için uygulanan idari para cezası, 2025 trafik ceza tarifesinde yer alan genel hatalı park cezası tutarıyla aynıdır.
2025 trafik cezaları, 2024 için açıklanan yüzde 43,93’lük yeniden değerleme oranı esas alınarak artırıldı. Bu oranın uygulanmasıyla, 2024’te 691 TL olan hatalı park cezası 2025’te 994 TL seviyesine çıktı.
Garaj önü, geçiş yolu, kavşak içi gibi yerlerde park yasağı ihlali yapıldığında, kural olarak bu 994 TL’lik idari para cezası uygulanıyor. Engelli park yerini işgal gibi özel durumlarda ise farklı, daha yüksek tutarlar söz konusu olabiliyor.
Standart hatalı park cezası ile garaj önü cezası arasındaki fark
Mevzuatta “garaj önü cezası” diye ayrı bir kalem yok. Garaj girişine park etmek, Karayolları Trafik Kanunu ve Yönetmeliği’nde “park edilmesi yasak yerler” ve “geçiş yollarını kapatma” başlığı altında düzenleniyor. Uygulamada bu ihlal, standart hatalı park cezası ile aynı tutarda yazılıyor.
Fark, daha çok uygulama şekli ve sonuçlarında ortaya çıkıyor:
- Garaj girişine park ettiğinizde, sadece ceza yazılmakla kalmayıp araç çekiciyle otoparka alınabiliyor.
- Normal bir yerde hatalı parkta her zaman çekici uygulanmayabilirken, garaj önü gibi geçişi engelleyen durumlarda çekme işlemi çok daha sık kullanılıyor.
- Böylece, 994 TL’lik cezanın yanında çekici ve otopark ücretleri de ek masraf olarak karşınıza çıkabiliyor.
Yani rakamsal olarak “ayrı bir garaj cezası” yok; fakat fiili maliyet, çekici ve otopark devreye girdiği için çoğu zaman çok daha yüksek oluyor.
İndirimli ve indirimsiz ceza tutarları nasıl uygulanıyor?
Garaj girişine park cezası da diğer trafik cezaları gibi peşin ödeme indirimine tabi.
- Ceza size tebliğ edildiği tarihten itibaren 15 gün içinde ödenirse, tutar üzerinden yüzde 25 indirim uygulanıyor.
- 2025 için garaj önü park cezası 994 TL olduğundan, 15 gün içinde öderseniz yaklaşık 745,50 TL ödüyorsunuz.
- 15 günü geçirdiğinizde indirim hakkınız düşüyor ve tam tutar tahsil ediliyor.
Ceza, plaka üzerinden yazılmışsa genellikle araç sahibine tebliğ ediliyor. Sürücüye bizzat yazılan cezalarda da aynı indirim süresi ve oranı geçerli. Ödemeyi internetten, bankadan veya vergi dairesi üzerinden yaparken, sistem zaten indirimli / indirimsiz tutarı otomatik gösteriyor.
Eğer ceza ödenmezse, süre sonunda gecikme zammı ve takip işlemleri devreye girebiliyor. Bu da toplam maliyeti artırıyor.
Ceza puanı ehliyete nasıl işleniyor, sınırlar neler?
Garaj girişine park etmek, “park ve duraklama yasaklarına uymama” kapsamında değerlendirildiği için, bu ihlale ceza puanı da bağlanabiliyor. Trafik ceza puanları, Karayolları Trafik Kanunu ve ilgili yönetmelikte her ihlal türü için ayrı ayrı belirlenmiş durumda.
Genel çerçeve şöyle:
- Park ve duraklama yasaklarına uymama türü ihlallerde, sürücünün sürücü belgesine belirli sayıda ceza puanı işleniyor (mevzuatta genellikle 10 puan bandında).
- Ceza, plakaya yazılıp sürücü tespit edilmemişse, çoğu zaman puan uygulanmıyor; ancak sürücü tespit edilirse puan doğrudan o kişinin ehliyetine işleniyor.
- Bir sürücü, bir yıl içinde 100 ceza puanına ulaşırsa, sürücü belgesi belirli süreyle geri alınabiliyor. Tekrarında bu süreler uzuyor ve psikoteknik değerlendirme gibi ek yükümlülükler gündeme gelebiliyor.
Bu yüzden “sadece para cezası” gibi görünse de, garaj girişine park etmek ehliyetiniz açısından da riskli. Özellikle sık sık hatalı park yapan bir sürücüyseniz, puanlar birikerek belge geri almaya kadar gidebiliyor.
Garaj kapımın önüne biri park ederse ne yapmalıyım?
Garaj kapınızın önü, hukuken “geçiş yolu” sayılır ve buranın kapatılması yasaktır. Böyle bir durumda hem haklarınızı bilmeniz hem de adımları sakin ve doğru şekilde atmanız önemli.
Önce sürücüye ulaşmaya çalışırken dikkat edilmesi gerekenler
İlk adım, mümkünse sürücüye ulaşmaya çalışmaktır. Özellikle apartman, site veya işyeri önündeyse:
- Apartman/site yöneticisine, güvenliğe, resepsiyona sorun.
- Çevredeki esnafa “Bu araç kimin?” diye sormak çoğu zaman işe yarar.
- Araç üzerinde kartvizit, telefon numarası, şirket etiketi varsa buradan arayabilirsiniz.
Bunu yaparken:
- Kesinlikle araca zarar vermeyin (ayna kapatma, lastik indirme, camına sertçe vurma vb.). Bu, sizin aleyhinize cezai ve hukuki sorumluluk doğurabilir.
- Tartışmaya girmemeye, hakaret ve tehditten kaçınmaya özen gösterin. Olay büyürse, haksız olan taraf bile sonradan mağdur rolüne girebiliyor.
- Mümkünse kısa bir video veya fotoğrafla, aracın garaj girişini kapattığını belgeleyin. Bu, ileride şikâyet veya itiraz süreçlerinde işinize yarar.
Sürücü gelip özür dileyip aracı hemen çekiyorsa, çoğu durumda olayı büyütmeden çözmek hem zaman hem de sinir açısından daha sağlıklıdır.
112 / polis / zabıta hattını ne zaman aramalıyım?
112 Acil Çağrı Merkezi, artık polis, jandarma, itfaiye gibi birimlere tek numarayla ulaşmak için kullanılıyor; ancak yalnızca acil durumlar için aranması gerekiyor.
Şu durumlarda 112’yi aramanız daha uygundur:
- Garajdan çıkamamanız nedeniyle acil bir sağlık durumu (hastaneye gitmeniz, ambulansın içeri girememesi vb.) varsa,
- İtfaiye, ambulans, polis aracının siteye/konuta girmesi gerekirken garaj önü kapalıysa,
- Sürücüyle ciddi bir tartışma, kavga, tehdit, darp gibi asayiş sorunu oluştuysa.
Bunun dışındaki, “acil olmayan” park ihlallerinde doğrudan:
- Şehir içindeyseniz trafik polisi veya zabıtaya,
- Kırsal alandaysanız jandarma trafik birimine başvurmak daha doğrudur.
112’yi gereksiz meşgul etmek, Kabahatler Kanunu kapsamında ayrıca idari para cezasına da yol açabilir.
Ekipler geldiğinde araç hangi durumlarda hemen çekilir?
Trafik polisi veya zabıta olay yerine geldiğinde önce ihlalin durumuna bakar. Karayolları Trafik Kanunu ve ilgili yönetmeliklere göre, geçiş yolları önüne park etmek yasaktır ve bu tür yerlerdeki araçlar, yasaklara aykırı park kapsamında çekiciyle kaldırılabilir.
Genelde araç şu hallerde doğrudan çekilir:
- Garaj girişini tamamen kapatıyorsa ve sizin giriş–çıkışınızı fiilen engelliyorsa,
- Araç sahibi makul sürede bulunamıyorsa veya gelmeyi reddediyorsa,
- Park şekli, yalnızca sizi değil, genel trafik düzenini veya yaya güvenliğini de bozuyorsa,
- Acil durum araçlarının (ambulans, itfaiye vb.) girişini engelliyorsa.
Ekipler, önce plaka üzerinden araç sahibine ulaşmaya çalışabilir; ancak bu bir zorunluluk değildir. İhlal açık ve barizse, tutanak tutulur, fotoğrafla kayıt alınır ve çekici çağrılır. Araç, anlaşmalı otoparka götürülür; çekici ve otopark ücretleri ile para cezası daha sonra araç sahibi tarafından ödenmeden araç teslim edilmez.
Bu süreçte sizin yapmanız gereken, sakin kalmak, görevlilere olayı net şekilde anlatmak ve mümkünse önceden aldığınız fotoğraf/video kayıtlarını göstermek olacaktır. Böylece hem hakkınızı korumuş hem de işlemin hukuka uygun yürütülmesine katkı sağlamış olursunuz.
Garaj önüne park edilen araç ne zaman çekilir, hangi masraflar çıkıyor?
Garaj girişini kapatan araç, hem trafiği hem de mülk sahibinin kullanım hakkını engellediği için, çoğu durumda çekiciyle otoparka alınabilir. Bunun için genelde şu iki şarttan en az biri aranır:
- Araç, açıkça bir geçiş yolunu / garaj girişini kapatıyordur.
- Araç sahibi makul sürede bulunamıyordur ya da aracı çekmeyi reddediyordur.
Uygulamada ekipler, garaj kapısının tamamen veya büyük ölçüde kullanılamaz hale gelmesini esas alır. Yani araç öyle bir konumdadır ki, garajdan çıkış ya da giriş fiilen mümkün değildir. Böyle bir durumda hem idari para cezası yazılır hem de araç trafikten men edilerek çekiciyle otoparka götürülebilir.
Bazı durumlarda ise ekip, sürücüye ulaşıp aracı hemen çektirir ve çekiciye gerek kalmaz. Bu tamamen olayın yerine, trafiğe etkisine ve görevli ekibin takdirine bağlıdır.
Çekici ile otoparka götürme süreci adım adım
- İhbar: Genellikle garaj sahibi ya da çevre sakinleri, polis / zabıta / 112 üzerinden durumu bildirir.
- Ekiplerin gelmesi ve tespit: Görevli ekip, aracın gerçekten garaj girişini kapatıp kapatmadığını, park yasağı işareti veya geçiş yolu olup olmadığını yerinde inceler.
- Tutanak ve ceza: İhlal tespit edilirse, araç plakasına park cezası yazılır, durum tutanak altına alınır.
- Sürücüye ulaşma denemesi: Mümkünse anons, apartman duyurusu, çevre işyerleri gibi yollarla sürücüye ulaşılmaya çalışılır.
- Çekici çağrılması: Sürücü bulunamazsa veya aracı çekmeyi reddederse, çekici çağrılır. Araç fotoğraflanır, konumu kayıt altına alınır.
- Aracın yüklenmesi ve otoparka götürülmesi: Araç, resmi anlaşmalı otoparka götürülür. Giriş saati, tarih ve plaka kaydedilir.
- Bilgilendirme: Araç sahibi daha sonra aradığında, hangi otoparkta olduğu ve işlemler hakkında bilgi verilir.
Çekici ve otopark ücretleri nasıl belirleniyor, kime yazılıyor?
Çekici ve otopark ücretleri, ilgili yıl için resmi tarifelerle belirlenir. Ücretler;
- Aracın türüne (otomobil, minibüs, kamyonet vb.),
- Çekildiği mesafeye,
- Otoparkta kaldığı gün sayısına göre değişebilir.
Genel olarak:
- Çekici ücreti, aracı çeken birime / belediyeye,
- Otopark ücreti, aracı muhafaza eden otopark işletmesine,
- Park cezası ise idari para cezası olarak araç sahibine veya tescil plakasına yazılır.
Bu masrafların tamamı, aracı teslim alırken araç sahibi veya yasal temsilcisi tarafından ödenir. Ödenmeyen tutarlar, daha sonra vergi dairesi veya icra yoluyla tahsil edilebilir.
Araç sahibi aracı teslim alırken nelere dikkat etmeli?
Aracınız garaj önüne park edildiği için çekildiyse, teslim almaya giderken şu noktalara dikkat etmeniz iyi olur:
- Kimlik ve ruhsat: Yanınızda mutlaka kimlik belgeniz ve mümkünse araç ruhsatı bulunsun. Bazı yerlerde sigorta poliçesi de istenebilir.
- Hasar kontrolü: Aracı teslim almadan önce, etrafını dolaşıp gövde, jant, tampon gibi yerlerde çizik, göçük, kırık olup olmadığını kontrol edin.
- Fotoğraf ve tutanak: Çekici veya otopark sırasında oluştuğunu düşündüğünüz bir hasar varsa, hemen fotoğraf çekin ve tutanak tutulmasını isteyin. İleride itiraz veya tazminat talebi için bu çok önemlidir.
- Ödeme belgeleri: Çekici, otopark ve ceza ödemelerine ait makbuzları mutlaka alın ve saklayın. Yanlış işlem veya fazla ücretlendirme olduğunu düşünürseniz, bu belgelerle itiraz edebilirsiniz.
- Süreyi uzatmama: Araç otoparkta kaldıkça günlük ücret işlemeye devam eder. Bu yüzden aracın çekildiğini öğrendiğiniz anda, mümkün olan en kısa sürede teslim almaya gitmek masrafı azaltır.
Kısacası, garaj önüne park edilen araç hem ceza hem de çekici ve otopark masraflarıyla karşılaşabilir. Araç sahibi olarak süreci sakin, dikkatli ve belgeli yürütmek, hem hak kaybını hem de gereksiz tartışmaları önler.
Garaj girişine park cezasına itiraz etmek mümkün mü, nasıl yapılır?
Garaj girişine park cezası, sonuçta bir idari para cezasıdır ve diğer trafik cezaları gibi itiraz edilebilir. İtiraz mercii, cezanın türüne göre genellikle Sulh Ceza Hakimliğidir. Burada kritik nokta, sürenin kaçırılmaması ve delillerin düzgün hazırlanmasıdır. Tebligat size ulaştığı tarihten itibaren (e‑Devlet’te görüntüleme tarihi de buna dahil olabilir) 15 gün içinde başvuru yapmanız gerekir. Bu süre geçerse ceza kesinleşir ve itirazınız büyük ihtimalle usulden reddedilir.
İtirazı, cezanın yazıldığı yerin bağlı olduğu adliyedeki Sulh Ceza Hakimliğine dilekçe ile yaparsınız. Pek çok yerde UYAP Vatandaş ya da e‑Devlet üzerinden elektronik başvuru da mümkündür. Başvuruda, cezanın tarihini, saatini, yerini, plakanızı, tutanak numarasını açıkça yazmanız ve neden haksız olduğunu somut şekilde anlatmanız beklenir. Hakim, dosya üzerinden inceleme yapar; çoğu zaman duruşma açılmadan karar verilir.
Haksız yere garaj cezası yazıldığını düşünüyorsam hangi deliller önemli?
Garaj girişine park cezasına itirazda en önemli unsur, olayın gerçekten nasıl olduğunu ispatlayabilmenizdir. Bu yüzden şu deliller özellikle işe yarar:
- Olay yeri fotoğrafları: Aracın durduğu yeri, garaj kapısını, kaldırım çizgilerini, varsa park yasağı levhasını net gösteren fotoğraflar.
- Video kayıtları: Apartman güvenlik kamerası, işyeri kamerası, araç kamerası görüntüleri.
- Kroki veya harita çıktısı: Geçiş yolunun tam konumunu, yol genişliğini, garaj kapısına mesafeyi gösterebilir.
- Tanık beyanları: Apartman yöneticisi, komşular, işyeri çalışanları gibi olayı gören kişilerin yazılı beyanları.
- Resmi belgeler: Belediyeden alınmış geçiş yolu izni, ruhsat fotokopisi, site planı gibi belgeler.
Örneğin, aracınız aslında geçiş yolunun önünde değil, birkaç metre ilerisinde ise, bunu net gösteren fotoğraflar ve ölçüm içeren bir kroki itirazınızı güçlendirir. Aynı şekilde, ceza saatinde aracın başka bir yerde olduğuna dair otopark fişi, HGS/OGS geçiş kaydı gibi belgeler de önemli olabilir.
Sulh Ceza Hakimliğine başvuru süresi ve izlenecek yol
Genel kural şu şekilde işler:
-
Tebligatı alın Ceza size posta ile, kapıya yapıştırma ile ya da elektronik tebligatla bildirilebilir. Tebliğ tarihi, 15 günlük sürenin başlangıcıdır.
-
15 gün içinde itiraz edin Bu süre içinde Sulh Ceza Hakimliğine hitaben bir itiraz dilekçesi hazırlarsınız. Dilekçeye ceza tutanağının fotokopisini, fotoğraf ve diğer delilleri eklersiniz.
-
Harç ve masraflar Uygulamada küçük bir başvuru harcı ve posta gideri alınabilir. Bunlar adliye veznesine veya online sistem üzerinden ödenir; makbuzu dosyaya eklenir.
-
Başvuruyu teslim / online gönderim
- Fiziksel başvuruda: Dilekçeyi adliyedeki tevzi bürosuna verirsiniz, size bir esas numarası verilir.
- Online başvuruda: UYAP Vatandaş ya da e‑Devlet üzerinden ilgili formu doldurup ekleri yüklersiniz.
- Hakimin incelemesi ve karar Hakim, trafik biriminden gelen tutanak ve varsa kamera kayıtlarını da değerlendirir. Cezayı iptal edebilir ya da itirazı reddedebilir. İptal halinde, daha önce ödediyseniz ceza tutarı iade edilir.
Süreyi kaçırmamak için, tebligatı görür görmez delilleri toparlayıp en geç birkaç gün içinde dilekçeyi hazırlamak güvenli olur.
İtiraz dilekçesinde özellikle nelerin yazılması gerekir?
Garaj girişine park cezasına itiraz dilekçesi mümkün olduğunca net, kısa ve somut olmalıdır. Aşağıdaki unsurlar mutlaka yer almalı:
-
Mahkemenin adı: “... Sulh Ceza Hakimliğine”
-
Başvuranın bilgileri: Ad soyad, T.C. kimlik no, adres, telefon, e‑posta.
-
Ceza bilgileri:
-
Ceza tutanağı seri ve sıra numarası
-
Plaka numarası
-
Ceza tarihi ve saati
-
İhlal kodu (varsa) ve yazılan tutar
-
Konu: “Garaj girişine park cezasına itirazımın sunulmasından ibarettir” gibi kısa bir ifade.
-
Olayın özeti:
-
Aracın gerçekte nerede park halinde olduğu
-
Geçiş yolunu kapatıp kapatmadığı
-
O saatte aracın sizde olup olmadığı
-
Görevlilerin yanlış yer tespiti, yanlış plaka yazımı gibi hatalar varsa bunların açıklanması
-
Hukuki gerekçe:
-
Kısaca, Karayolları Trafik Kanunu’nun park yasağına ilişkin maddelerine aykırı bir durum olmadığını, geçiş yolunu fiilen kapatmadığınızı, cezanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirtebilirsiniz.
-
Deliller listesi:
-
Fotoğraflar
-
Kamera kayıtları
-
Tanık isimleri
-
Belediyeden alınan yazılar vb.
-
Sonuç ve talep:
-
“Yukarıda arz edilen nedenlerle, tarafıma uygulanan ... tarihli ve ... sayılı idari para cezasının iptaline karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.”
-
İmza ve tarih
Dilekçede duygusal ifadelerden çok, ölçülebilir ve ispatlanabilir bilgiler yer alması ikna gücünü artırır. Kısacası, “Ben haklıyım” demekten çok, “İşte bu nedenle ve bu delillerle haklıyım” demeniz beklenir.
Kendi garajıma park ederken de ceza yer miyim, nerede sınır aşılır?
Kısaca: Evet, kendi garajınızın önüne park ederken de ceza yiyebilirsiniz. Önemli olan “kimin garajı” değil, oranın trafik açısından geçiş yolu sayılıp sayılmadığı ve kamuya açık yolun kullanımını engelleyip engellemediğinizdir. Yani “benim kapım, istediğim gibi park ederim” mantığı hukuken geçerli değil.
Eğer aracınızı öyle bir şekilde koyarsanız ki:
- Kaldırımı kapatıyor,
- Yaya geçişini engelliyor,
- Yolu daraltıp trafiği tehlikeye sokuyor,
- Resmî olarak geçiş yolu sayılan garaj girişini tıkıyorsa,
trafik görevlileri size de yanlış park / geçiş yolunu kapatma gerekçesiyle idari para cezası yazabilir ve aracı çektirebilir.
Kendi kapısının önüne park eden ev sahibine ceza kesilebilir mi?
Evin sahibi olmanız, garaj girişini veya önündeki yolu “özel otopark” haline getirmiyor. Araç:
- Kaldırım üzerinde,
- Yaya veya engelli rampasını kapatacak şekilde,
- Komşu parselin geçişini engelleyecek biçimde,
- Yola taşacak ve trafiği tehlikeye sokacak şekilde
park edilmişse, ev sahibi olsanız bile ceza kesilebilir. Hatta bazı durumlarda, komşunun veya site sakininin şikâyeti üzerine ekipler gelip işlem yapabilir.
Şunu ayırmak önemli: Bahçenizin içi, kapalı garajınız veya parsel içindeki özel otoparkınızda aracınızı nasıl koyduğunuz trafik cezası konusu olmaz. Sorun, kapı önü ile yol/kaldırım hattında başlar.
Ortak alan, site içi ve özel mülkiyet ayrımı neden önemli?
-
Özel mülkiyet (parsel içi, bahçe, kapalı garaj): Burası normalde trafik mevzuatının değil, mülkiyet ve komşuluk hukukunun alanıdır. Trafik cezası değil, en fazla apartman/site kuralları veya komşuluk uyuşmazlığı gündeme gelir.
-
Site içi yollar ve ortak alanlar: Bazı sitelerde yollar fiilen kamuya açık gibi kullanılır. Yönetim planına ve belediye uygulamasına göre, burada hem trafik kuralları hem de site yönetmeliği devreye girebilir. Örneğin yangın yolu, acil çıkış önü, ortak otopark girişini kapatırsanız, hem yönetim hem de gerektiğinde kolluk müdahale edebilir.
-
Kamuya açık yol ve kaldırım: Burası tamamen trafik kurallarına tabidir. “Benim evimin önü” demeniz, o alanı özel mülk yapmaz. Kaldırıma, yaya yoluna, resmi geçiş yoluna park ettiğinizde, kendi kapınızın önü bile olsa standart ceza uygulanır.
Bu ayrım, hem kime şikâyet edeceğinizi hem de size kimin hangi yaptırımı uygulayabileceğini belirler.
Komşuluk hukuku ve apartman yönetmeliğiyle ilgili dikkat edilmesi gerekenler
Kendi garajınıza park ederken bile komşuluk hukuku ve apartman/site yönetmeliği açısından bazı sınırlar var:
- Aracınızı öyle koymamalısınız ki komşunun garajına giriş çıkışı zorlaşsın.
- Ortak otopark girişini, çöp alanını, yangın merdiveni veya acil çıkış yolunu kapatmamalısınız.
- Apartman veya site yönetim planında “garaj önü, yangın yolu, ortak girişler” ile ilgili özel hükümler varsa, bunlara uymak zorundasınız.
Sürekli olarak komşunun geçişini zorlaştıran, gürültü yapan, yolu daraltan park alışkanlıkları, “komşuya katlanma borcu” sınırını aşan bir rahatsızlık sayılabilir. Bu durumda:
- Yönetim uyarı yazabilir,
- Ortak alanın yanlış kullanımı için karar alabilir,
- Gerekirse komşu, sulh hukuk mahkemesinde şikâyet yoluna gidebilir.
Özetle: Kendi garajınıza park etmek elbette doğal bir hak, ama kaldırım, yol ve komşu hakları söz konusu olduğunda bu hak sınırsız değil. Hem trafik kurallarını hem de apartman/site kurallarını gözeterek park etmek, ileride ceza ve komşuluk sorunları yaşamamanız için en güvenli yol.
Garaj girişini sürekli kapatan komşu veya misafire karşı hangi haklara sahibim?
Garaj girişinizin sürekli kapatılması, sadece trafik kuralı ihlali değil, aynı zamanda mülkiyet hakkınızın ve “geçiş hakkınızın” ihlali sayılır. Bu durumda hem idari (trafik) hem de gerektiğinde cezai ve hukuki yollara başvurma hakkınız vardır. Süreklilik kazanıyorsa, olayı mutlaka belgelendirmeniz ve resmi kanalları devreye sokmanız önemlidir.
Önce konuşarak çözmeye çalışırken nelere dikkat etmeli?
İlk adım her zaman sakin bir diyalog olmalı. Çünkü çoğu komşuluk sorunu, doğru bir üslup ve net bir hatırlatma ile büyümeden çözülebiliyor.
Dikkat edebileceğiniz noktalar:
- Sakin ve saygılı bir dil kullanın, suçlayıcı cümlelerden kaçının.
- Somut durumu anlatın: “Garajdan çıkmam gerektiğinde aracınız kapıyı kapatıyor, işe/okula geç kalıyorum” gibi.
- Bunun trafik kuralı ihlali olduğunu, garaj girişine park etmenin yasak ve cezaya tabi olduğunu kısaca belirtin.
- Mümkünse, ortak bir çözüm önerin: Belirli bir alanı kullanmaması, misafirlerini uyarması, site içi park düzenine uyması gibi.
- Konuşmayı, mümkün olduğunca şahit olabilecek bir ortamda yapmanız, ileride tutanak veya şikâyet aşamasında işinize yarayabilir.
Aynı kişi tekrar tekrar garaj girişini kapatıyorsa, artık sözlü uyarı yeterli sayılmaz; resmi adımlara geçmeniz gerekir.
Tekrarlayan ihlallerde tutanak ve şikâyet süreci nasıl yürür?
Süreklilik varsa, her olayı mümkün olduğunca kayıt altına almalısınız:
- Tarih, saat, plaka ve aracın garaj girişini kapattığını gösteren fotoğraf ve video çekin.
- Varsa, apartman/site yönetimiyle birlikte yazılı tutanak düzenleyin; olaya tanık olan komşuların imzasını alın.
- Bazı belediyeler ve emniyet birimleri, mobil uygulama veya çevrim içi ihbar sistemiyle yanlış park şikâyeti kabul ediyor; bulunduğunuz ilde bu imkânı kontrol edebilirsiniz.
Tekrarlayan ihlallerde:
- Önce 112 Acil Çağrı Merkezi’ni arayarak durumu “garaj girişim kapatılıyor, çıkamıyorum” şeklinde bildirebilirsiniz.
- Çağrı merkezi, konuma göre polis veya zabıta ekiplerini yönlendirir.
- Ekipler geldiğinde, aracı hatalı park nedeniyle trafik cezası yazabilir, gerekiyorsa çekici çağırabilir.
Bu aşamada sizin göreviniz, olayı net anlatmak ve elinizdeki fotoğraf, video, tutanak gibi delilleri göstermek olacaktır.
Gerektiğinde hangi hukuki yollara başvurulabilir?
Sorun artık kronik hale geldiyse ve uyarılara, cezalara rağmen devam ediyorsa, hukuki yollar devreye girebilir:
- Trafik yönünden:
- Yazılan cezalara rağmen ihlal sürüyorsa, her olayda yeniden şikâyet hakkınız var.
- Araç çekilmişse, çekme ve otopark masrafları araç sahibine yansıtılır; bu da caydırıcı bir yaptırımdır.
- Ceza hukuku yönünden (TCK m. 154 “hakkı olmayan yere tecavüz”):
- Garaj girişinizin sürekli kapatılması, sizin taşınmazınızdan yararlanmanızı engelliyorsa, bazı durumlarda “hakkı olmayan yere tecavüz” suçu kapsamında değerlendirilebilir.
- Bu suç şikâyete tabidir; savcılığa suç duyurusunda bulunabilirsiniz.
- Savcılık, delillerinizi (fotoğraf, tutanak, önceki cezalar vb.) inceleyerek soruşturma başlatabilir.
- Hukuk mahkemesi yönünden:
- Sürekli aynı kişi tarafından yapılıyorsa, müdahalenin men’i davası (müdahalenin önlenmesi) açarak, bu davranışın durdurulmasını talep edebilirsiniz.
- Mahkeme, ihlalin tespiti halinde, bu kişinin garaj girişinizi engellemesini yasaklayan bir karar verebilir; karara uyulmaması halinde icra ve ek yaptırımlar gündeme gelebilir.
- Komşuluk hukuku ve tazminat:
- Davranış, kasıtlı ve ısrarlı ise, uğradığınız zararları (örneğin çekici ücreti, işe geç kalma nedeniyle somut maddi kayıp vb.) tazminat davası ile talep etme imkânınız da olabilir.
Özetle: Önce sakin bir diyalog, ardından sistemli bir şekilde delil toplama, sonra da gerektiğinde 112, polis/zabıta, savcılık ve mahkeme kanallarını kullanma hakkınız var. Ne kadar düzenli kayıt tutarsanız, hem idari hem de adli süreçte o kadar güçlü olursunuz.
Garaj girişine park edilmesini önlemek için yasal hangi önlemleri alabilirim?
Garaj girişinizi korurken en önemli nokta şu: Burası çoğu zaman kamu yolu sayılır. Yani hem garajınızın önünü boş tutmak isteyebilirsiniz hem de yolu “benim özel park yerim” gibi gösterip hukuka aykırı bir durum yaratmamalısınız. Bu dengeyi kurmanın yolu, mümkün olduğunca belediye onaylı ve ölçülü çözümler kullanmaktır.
Genel kural: Kamuya ait yola kendi başınıza kalıcı engel koymak, yolu daraltmak veya trafiği engellemek hukuken sorunlu kabul edilir ve şikâyet halinde ceza doğurabilir.
Duba, zincir, kilitli bariyer gibi fiziksel çözümler ne kadar yasal?
Kendi başınıza kaldırıma ya da yola sabit duba, zincir, kilitli bariyer, demir kazık yerleştirmeniz kural olarak yasak kabul edilir. Çünkü bu tür engeller, kamuya ait yolu fiilen daraltır ve sadece yetkili idarelerin yapabileceği bir düzenlemeyi sizin yapmanız anlamına gelir.
Buna rağmen pratikte birçok kişi şu yolları tercih ediyor:
- Taşınabilir duba veya koni: Sabitlenmemiş, gerektiğinde kenara alınabilen dubalar daha az sorun çıkarır. Yine de bunlar hukuken size “özel park hakkı” vermez; sadece caydırıcı bir uyarı niteliğindedir.
- Zincirli / kilitli bariyer: Yola sabitlenmişse mutlaka belediye izni gerektirir. İzin olmadan monte edilirse, şikâyet üzerine söktürülebilir ve idari para cezası gündeme gelebilir.
En güvenli yol, fiziksel engel kullanacaksanız önce belediyeden yazılı izin almak ve onların belirlediği tipte, ölçüde ve konumda duba veya bariyer kullanmaktır.
Kaldırım boyama, “garaj önü park etmeyiniz” tabelası gerçekten işe yarar mı?
Kendi başınıza kaldırıma ya da yola sarı çizgi, kırmızı-beyaz bordür, “park yasaktır” yazısı boyamanız, resmi bir trafik işareti sayılmaz. Yani hukuken tek başına park yasağı oluşturmaz. Trafik işaret ve işaretlemelerini koyma yetkisi belediye ve trafik birimlerindedir.
Yine de şu açıdan işe yarayabilir:
- Sürücülerin çoğu, “Garaj önü park etmeyiniz” yazısını görünce oraya girmekten çekinir.
- Zemindeki sarı boyalar ve net uyarı levhaları, “yanlışlıkla” park edenlerin sayısını ciddi biçimde azaltır.
Burada önemli olan, kullandığınız levha ve boyaların:
- Resmi trafik levhasına çok benzememesi,
- Yayaların geçişini engellememesi,
- Komşuların haklarını ihlal etmemesidir.
Yani psikolojik caydırıcı olarak oldukça faydalıdır; ama resmi bir “ceza sebebi” haline gelmesi için mutlaka yetkili idarenin de bu alanı park yasağı olarak işaretlemiş olması gerekir.
Belediyeden izin alarak garaj önünü koruma süreci nasıl işler?
Garaj girişinizi gerçekten korumak ve tartışmaya mahal bırakmamak istiyorsanız, en sağlıklı yol belediye üzerinden resmi bir düzenleme talep etmektir. Uygulama il ve ilçe belediyelerine göre değişse de genel süreç genellikle şöyle işler:
- Dilekçe ile başvuru
- İlgili belediyenin fen işleri, ulaşım veya zabıta birimine kısa bir dilekçe verirsiniz.
- Dilekçede adresi, garajın tapulu olduğunu ve girişin sık sık kapatıldığını, bu nedenle park yasağı işareti / duba / sarı çizgi talep ettiğinizi belirtirsiniz.
- Gerekirse tapu fotokopisi, apartman karar tutanağı gibi ekleri eklersiniz.
- Saha incelemesi
- Belediye teknik ekibi veya zabıta, garaj girişini yerinde görür.
- Yolun genişliği, trafik yoğunluğu, yaya güvenliği gibi unsurlara bakarak talebin makul olup olmadığına karar verir.
- Karar ve uygulama
- Uygun görülürse, belediye kendi standartlarına göre:
- Bordüre resmi park yasağı boyası çekebilir,
- “Park etmek yasaktır / geçiş yolu” levhası koyabilir,
- Gerekli görürse belediyeye ait sabit duba veya bariyer yerleştirebilir.
- Bazı belediyeler bu işlem için harç veya malzeme bedeli talep edebilir.
- Sonrasında ne değişir?
- Artık garaj önünüz resmen park yasağı olan bir geçiş yolu olarak kabul edilir.
- Buraya park eden araçlara zabıta veya trafik birimleri doğrudan ceza yazabilir, aracı çektirebilir.
Özetle: Kendi başınıza yaptığınız duba, zincir, kaldırım boyama gibi çözümler çoğu zaman sadece “uyarı” niteliğindedir ve yanlış uygulanırsa size de sorun çıkarabilir. En sağlam ve uzun vadeli çözüm, komşularla uzlaşıp belediyeden resmi park yasağı / geçiş yolu düzenlemesi talep etmek ve bu çerçevede, izinli fiziksel önlemler kullanmaktır.
Garaj girişine park etmenin acil durumlarda ve toplumda nelere yol açtığı
Garaj girişine park etmek, çoğu sürücüye “küçük bir ihlal” gibi görünse de acil durumlarda saniyelerle ölçülen hayati kayıplara ve mahalle içinde ciddi gerginliklere yol açabiliyor. Özellikle dar sokaklı yerleşimlerde bu tür parklar, hem itfaiye ve ambulansın geçişini hem de günlük yaşamı doğrudan etkiliyor.
İtfaiye, ambulans gibi araçların gecikme riski
Acil durum araçları için en kritik unsur zaman. Bir yangında birkaç dakikalık gecikme, tüm dairenin ya da binanın yanmasına; kalp krizi gibi vakalarda ise geri dönüşü olmayan sağlık kayıplarına neden olabiliyor. Bina veya garaj girişine, acil çıkışlara ya da dar sokak ağızlarına park edilen araçlar, itfaiye ve ambulans ekiplerinin sokağa girmesini ya da binaya yanaşmasını doğrudan engelliyor.
Son yıllarda Türkiye’de, acil çıkışa veya dar sokaklara yapılan hatalı parklar yüzünden itfaiyenin olay yerine geç ulaştığı, ekiplerin başka bir güzergah aramak zorunda kaldığı çok sayıda vaka basına yansıdı. Bazı mahallelerde, “ne itfaiye, ne polis, ne de ambulans sokağa girebiliyor” şikayetleri sıkça dile getiriliyor.
Garaj girişini kapatan bir araç, sadece o garaj sahibini değil, aynı zamanda o binada yaşayan herkesin acil durumda tahliyesini ve sağlık hizmetine erişimini riske atıyor. Bu nedenle garaj önü park yasağı, yalnızca “özel mülkiyet” meselesi değil, doğrudan can güvenliğiyle ilgili bir kural.
Komşuluk ilişkileri ve mahalle huzuru üzerindeki etkiler
Garaj girişine park etmenin bir diğer sonucu da komşuluk ilişkilerinde yarattığı gerilim. Sürekli garajı kapanan bir apartman sakini, zamanla hem komşularına hem de mahallede park eden yabancılara karşı tahammülsüz hale gelebiliyor. Tartışmaların büyüyüp kavgaya, hatta zaman zaman adli vakalara dönüştüğü örnekler az değil.
Hatalı park yüzünden:
- İnsanlar işe, okula, hastaneye geç kalabiliyor
- Eşyasını taşıyamayan, engelli yakını olan ya da bebek arabasıyla çıkamayan aileler mağdur oluyor
- Sürekli şikayet, zabıta ve polis çağrılarıyla mahallede gergin bir atmosfer oluşuyor
Uzun vadede bu durum, “herkesin birbirine kızgın olduğu”, kimsenin kimseye hoşgörü göstermediği bir mahalle kültürü yaratıyor. Oysa birkaç dakikalık park kolaylığı için bu kadar büyük sosyal bedel ödenmiş oluyor.
Sürücülerin bu konuda nasıl daha bilinçli hale gelebileceği
Garaj girişine park edilmesini azaltmanın en etkili yolu, sürücülerin bu davranışın sonuçlarını gerçekten kavraması. Bunun için hem bireysel hem de kurumsal düzeyde yapılabilecekler var:
- Kendini başkasının yerine koymak: “Benim çocuğumun ambulansı bu sokağa giremese ne olurdu?” sorusunu içtenlikle sormak, çoğu kişide davranış değişikliğini tetikliyor.
- Basit kuralları içselleştirmek: Geçiş yolları, garaj kapıları, acil çıkışlar ve dar sokak ağızlarının park yeri olmadığını bilmek ve bunu tartışmasız bir kural olarak görmek gerekiyor.
- Apartman ve site içi bilgilendirme: Yönetimlerin, kısa ve anlaşılır bilgilendirme notları, toplantılar ve duyurularla hem sakinleri hem de misafirleri uyarması etkili olabiliyor.
- Yerel farkındalık çalışmaları: Mahalle muhtarlıkları, okul aile birlikleri veya site yönetimleri, zaman zaman bilgilendirici toplantılar, broşürler ya da çevrim içi duyurularla “garaj önü park” konusunu gündemde tutabilir.
Sonuçta garaj girişine park etmemek, sadece ceza yememek için değil, başkalarının hayatına ve huzuruna saygı göstermek için gerekli. Birkaç dakikalık rahatlık uğruna, birinin ambulansının gecikmesine ya da itfaiyenin sokağa girememesine sebep olmak, hiçbir sürücünün almak istemeyeceği bir sorumluluk.
Ankara avukatından danışmanlık ve temsil talepleriniz için bizimle iletişime geçin.