Trafik kazası sonrasında araçlarda oluşan değer kaybı, kazadan etkilenen araçların piyasa değerinde oluşan düşüşü ifade eder. Bu durum, genellikle aracın hasar görmesi ve onarım sürecinde orijinal parçalar yerine yan sanayi ürünlerinin kullanılmasıyla ortaya çıkar. Değer kaybının tazmini, hukuki çerçevede kazada kusurlu olmayan tarafa bir hak olarak sunulmaktadır.

Araç değer kaybı tazminatı talep etmek isteyenlerin, öncelikle kazanın ardından detaylı bir hasar dosyası oluşturarak sigorta şirketine başvurmaları gerekmektedir. Sigorta şirketinin belirlenen sürede ödeme yapmaması durumunda ise hukuki yollarla Sigorta Tahkim Komisyonu‘na başvurulabilir.

Araç yaşının, markasının, modelinin ve hasar geçmişinin bu tazminat miktarında önemli rol oynadığı bilinmelidir. 🛠️ Sigorta işlemleri ve değer kaybı hesaplaması üzerine uzman bir avukat ile çalışmak, doğru sonuçlara ulaşmada oldukça faydalıdır.

Araç Değer Kaybı Nedir?

Değer Kaybının Tanımı

Araç değer kaybı, bir trafik kazası sonucu hasar gören ve tamir edilen aracın piyasadaki ikinci el değerinde meydana gelen azalmayı ifade eder. Yani araç her ne kadar onarılmış olsa da, eski orijinalliğini ve değerini tam anlamıyla koruyamaz. Bu nedenle araç sahipleri, kazadan önceki piyasa değeri ile tamir sonrası piyasa değeri arasındaki kaybı “değer kaybı” olarak tanımlar. Piyasada satış yapacak olsanız, geçmişte hasar görmüş bir araç, benzeri ama kazasız bir araca kıyasla genellikle daha düşük bir fiyata alıcı bulur.

Değer Kaybı ile Maddi Hasar Arasındaki Farklar

Değer kaybı ile maddi hasar birbirinden farklı iki kavramdır. Maddi hasar; bir kazanın hemen ardından ortaya çıkan ve aracın onarılması için gereken tamir-tadilat masraflarını kapsar. Bu masraflar genellikle yedek parça, boya, işçilik gibi kalemlerden oluşur ve doğrudan aracın eski haline getirilmesini amaçlar.

Buna karşılık değer kaybı tazminatı; tamir edilen aracın, ikinci el piyasasında uğradığı değer kaybını karşılamak içindir. Araç eksiksiz onarılsa dahi, artık kaza kaydı olduğu için alıcılar açısından “kazalı araç” statüsündedir ve bu durum aracın satılabilirliğini ve piyasa değerini olumsuz etkiler. Kısacası, maddi hasar tamirat gideridir, değer kaybı ise aracın değerinde kalıcı düşüşün karşılığıdır.

Yasal Dayanaklar: Türk Ticaret Kanunu, Karayolları Trafik Kanunu ve Türk Borçlar Kanunu

Araç değer kaybı tazminatı talebinin yasal dayanakları öncelikle Türk Borçlar Kanunu, Karayolları Trafik Kanunu ve Türk Ticaret Kanunu’nda yer bulur:

  • Türk Borçlar Kanunu (TBK) 49. madde: Haksız fiil sonucu başkasına verilen zararın tazmin edilmesi gerektiğini belirtir. Kusurlu olan taraf, kazaya sebep olarak değer kaybına yol açmışsa, oluşan zararı da karşılamakla yükümlüdür.
  • Karayolları Trafik Kanunu (KTK) 91-92. maddeler: Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında, maddi zararların yanında “doğrudan doğruya” oluşan araç değer kaybı taleplerinin de karşılanabileceği belirtilmiştir.
  • Türk Ticaret Kanunu ise, özellikle sigorta şirketleri için hem genel hem de özel sorumlulukları düzenler.

Bu üç yasa bir araya geldiğinde, değer kaybı başvurusu yapmanın önü hem sigorta hem de doğrudan zarar tazmini anlamında tamamen açıktır. Mahkemeler ve Sigorta Tahkim Komisyonu da kararlarını bu yasal dayanaklara göre vermektedir.

Kimler Değer Kaybı Talep Edebilir?

Araç değer kaybı tazminatı, trafik kazasında zarar gören ancak kazada tam kusurlu olmayan araç sahipleri tarafından talep edilebilir. Yani, kazaya neden olan veya kısmen kusurlu olan tarafa karşı, mağdur araç sahibi bu hakkını kullanabilir. Eğer araç sahibi kazada %100 kusurluysa, değer kaybı tazminatı alamaz. Aynı şekilde, aracı zarar gören taraf sigortalı değilse de tazminat talep edebilir, fakat talep yine karşı tarafın sigortasından yapılacaktır.

Ayrıca, sigorta şirketine başvuru hakkı, gerçek kişi ya da tüzel kişilere; yani bir şirketin üzerine kayıtlı araç da olsa, o şirket başvuru yapabilir. Dikkat edilmesi gereken bir diğer konu ise, değer kaybı talebi için araçta hasarın kazadan kaynaklanmış olması zorunluluğudur. Hasarsız ancak yaşı veya kilometresi yüksek bir araç için değer kaybı başvurusu yapılamaz.

Değer Kaybı Tazminatında Kusur Oranı

Değer kaybı tazminatı talep edebilmek için kusur oranı en önemli koşullardan biridir. Eğer bir sürücü kazada tamamen (%100) kusurlu bulunursa, kendi aracı için değer kaybı tazminatı isteyemez. Kısmi kusuru olanlar ise, kendi kusur oranları düşüldükten sonra kalan kısım kadar tazminat alabilirler.

Örneğin, kazada %25 kusurlu iseniz, sadece %75 oranında tazminat hakkınız olur. Tamamen haklıysanız, tazminatınızın tamamını alırsınız. Sigorta şirketleri ve mahkemeler bu kusur oranını dikkate alır.

Araç Yaşı, Kilometresi ve Diğer Koşullar

Araç değer kaybı talebinde araç yaşı ve kilometre önemli faktörlerdendir. 2020’ye kadar 10 yaş veya 165.000 km üstü araçlarda değer kaybı alınamıyordu; ancak günümüzde bu sınırlar esnetildi ve ciddi bir yaş veya kilometre sınırı bulunmamaktadır. Bununla birlikte, çok eski veya çok yüksek kilometreli araçlarda değer kaybı çok düşük çıkabilir veya başvurular reddedilebilir.

Onarım sırasında araçta kullanılan parçaların orijinallik durumu, daha önce aynı yerden hasar alıp almadığı, piyasa değeri, hasar kaydı ve araç tipine göre de değer kaybı miktarı değişebilir. Araçta daha önce aynı noktadan oluşan hasarın tekrar etmesi durumunda veya onarımda yan sanayi parça kullanılmışsa tazminat miktarı düşebilir.

Ağır Hasarlı ve Ticari Araçlarda Değer Kaybı

Ağır hasarlı (pert) araçlar için değer kaybı tazminatı almak çoğu durumda mümkün değildir. Çünkü pert kaydı olan araçlar, piyasa değerlerinin önemli kısmını kaybettikleri için tekrar ikinci bir değer kaybı talep hakkı bulunmaz. Çoğu sigorta ve yargı kararında, pert kayıtlı veya çok büyük hasar görmüş araçlarda değer kaybı oluştuğu kabul edilmez.

Ticari araçlarda ise değer kaybı başvurusu yapılabilir, ancak sigorta şirketleri bu araçların kullanım amacına ve yıpranma durumlarına göre farklı değerlendirmeler yapmaktadır. Ticari araçlar da, özel otomobiller gibi, kazadan dolayı değer kaybını karşı tarafın trafik sigortasından talep edebilir.

Kapsam Dışı Durumlar

Her trafik kazası sonrası değer kaybı tazminatı alınamaz. Başlıca kapsam dışı durumlar şunlardır:

  • Tek taraflı kazalarda ve araç sahibinin %100 kusurlu olduğu kazalarda değer kaybı alınamaz.
  • Araçta meydana gelen hasar boya, cam, ayna, tampon gibi plastik aksamlardaysa genellikle değer kaybı ödenmez.
  • Eğer araç kaza öncesinde de aynı noktadan hasar almışsa, tekrar o alandan oluşan hasar için değer kaybı talep edilemeyebilir.
  • Araçta sadece mini onarım yapıldıysa (çok ufak hasarlar), değer kaybı ödemesi yapılmaz.
  • Motosiklet ve bazı özel araç tipleri poliçe ve mevzuat gereği kapsam dışı tutulabilir.
  • Kazadan itibaren 2 yıl süre geçtiyse, zamanaşımı sebebiyle başvuru yapılamaz.
  • Pert (tam ziya/ekonomik olarak hurda) kaydı bulunan araçlarda değer kaybı talep edilemez.

Özetle, değer kaybı talebi için kazada haklı olmak, araçta kazadan kaynaklı gerçek bir değer kaybı oluşması ve başvurunun zamanında yapılması gerekir.

Değer Kaybı Hesaplama

Araç değer kaybı hesaplama, bir kazadan sonra aracın ikinci el piyasasındaki değerinin ne kadar düştüğünü belirlemek için yapılır. 2024 ve 2025 güncel uygulamalarında hesaplama; aracın üretim yılı, kilometresi, geçmiş hasarları ve piyasa değeri gibi birçok önemli kriter üzerinden gerçekleştirilir. Ayrıca hasarın niteliği, tamirin hangi parçalar üzerine yapıldığı, orijinal ya da yan sanayi parça kullanılıp kullanılmadığı gibi detaylar da sonucu etkiler.

Hesaplama Kriterleri

Araç değer kaybı hesaplanırken birkaç temel kriter dikkate alınır:

  • Üretim yılı
  • Kilometre
  • Hasar geçmişi
  • Piyasa (rayiç) değeri
  • Hasarın niteliği ve büyüklüğü
  • Onarılan parça sayısı

Kısacası, her aracın değer kaybı farklı hesaplanır ve güncel piyasa koşulları ile bilirkişi incelemesi de hesaba katılır.

Üretim Yılı

Üretim yılı, değer kaybı hesaplama kriterleri arasında en belirleyici unsurlardan biridir. Aracın yaşı ilerledikçe, ikinci el piyasasındaki mevcut değeri de azalır. Yeni ve az kullanılmış araçlarda, kaza sonrası değer kaybı daha fazla olur. Özellikle 1-5 yaş arası araçlarda, değerin düşüşü çok daha keskin olabilir. 10 yaş üzerindeki araçlarda ise değer kaybı genellikle çok düşük hesaplanır veya bazı durumlarda hiç dikkate alınmaz.

Kilometre

Değer kaybı hesaplanırken aracın kilometresi de dikkate alınır. Düşük kilometreli araçlar daha fazla değer kaybı yaşayabilir çünkü ikinci el piyasasında düşük kilometre makbul kabul edilir. 20.000 km’nin altındaki araçlarda değer kaybı yüksek çıkarken; 150.000 km üzerinde ise araç doğal olarak yıpranmış kabul edildiği için değer kaybı daha az çıkar.

Hasar Geçmişi

Araç değer kaybı hesaplanırken araçta daha önce bir veya birden fazla hasar olup olmadığına bakılır. Eğer bir araçta daha önce büyük bir kaza (örneğin pert kaydı) veya parçalı hasarlar olduysa, yeni eklenen bir hasarın değeri düşürücü etkisi azalır. Fakat aracın geçmişi temizse ve ilk ciddi hasar yeni olduysa, değer kaybı daha yüksek belirlenir.

Piyasa Değeri

Piyasa değeri, yani aracın güncel rayiç bedeli, değer kaybı formülünün temelidir. 2024 yılında sıkça kullanılan formüle göre: Baz Değer Kaybı = Aracın Rayiç Değeri x %19 ile hesaplanır. Ancak bu değer, araç kilometresi ve hasarın boyutuna göre belirli katsayılarla yeniden çarpılarak asıl değer kaybı rakamına ulaşılır.

Bilirkişi Raporu ve Değer Kaybı Belirleme Yöntemleri

Araç değer kaybı için yapılan başvurularda çoğu zaman bilirkişi raporu gerekir. Bilirkişi; hasarlı aracın üretim yılı, kilometresi, önceki kazaları, onarılan parçalar ve piyasa değerini göz önüne alarak objektif bir rapor hazırlar. Bu raporda genellikle hesaplama tablosu, onarılan veya değişen parçaların dökümü, hasarın büyüklüğü ve tahmini ikinci el piyasa değeri detaylı şekilde sunulur. Sigorta şirketleri ve mahkemeler de genellikle bu rapora dayanarak karar verirler.

Hasar Türleri ve Etkisi

Değer kaybını etkileyen bir diğer ana unsur ise hasarın türüdür. Aracın hangi bölgesinde ve ne büyüklükte bir hasar olduğu, değer kaybı miktarının artmasına ya da azalmasına neden olabilir.

Hasarın Niteliği

Hasarın niteliği; örneğin aracın ön paneli, tavanı, şasisi gibi önemli kısımlarında meydana gelen ağır hasarlar, aracın değerinde ciddi düşüşe yol açar. Ancak kaput, çamurluk gibi daha kolay değişen veya onarılan alanlarda hasar oluşursa değer kaybı daha düşük hesaplanır. Hafif hasarlar genellikle değer kaybını çok fazla etkilemez.

Mini Onarımlar

Mini onarım, genellikle küçük çizik veya göçüklerin hızlı bir şekilde ve aracın orijinalliğini bozmadan giderilmesidir. Mini onarımlar yapılan bölgede kalıcı ve büyük bir hasar izi kalmadığı için, çoğunlukla değer kaybı hesaplamasında dikkate alınmaz. Bu tür onarımlarda tazminat bedeli düşük olur ya da hiç oluşmaz.

Yan Sanayi Parça Kullanımı

Yapılan tamirde orijinal parça yerine yan sanayi parça kullanılması, aracın değerini piyasada daha da düşürebilir. Çünkü alıcılar, orijinal parçalarla onarılmış araçları tercih eder. Yan sanayi parça kullanımı, bilirkişi raporunda ayrı olarak değerlendirilir ve değer kaybı miktarını artırır.

Tramer Kaydının Etkisi

Tramer kaydı, aracın hasarlarını ve bu hasarlarla ilgili yapılan ödemeleri gösteren sistemdir. Ancak değer kaybı tazminatı Tramer’e “hasar ödemesi” olarak işlenmez. Yani bir araç değer kaybı tazminatı aldıysa, bu durum aracın Tramer geçmişine fiyat düşürücü bir etki olarak geçmez. Ancak, araçta işlenen maddi hasar kayıtları ikinci el piyasasında değerin düşmesine yol açar.

Bu kriterlerin tümü, aracın değer kaybı miktarını belirlemede doğrudan etkilidir. Sonuçta her başvuru, aracın özel durumu dikkate alınarak uzmanlarca değerlendirilir.

Değer Kaybı Talebinin Süreci

Araç değer kaybı talebinde bulunma süreci, belirli adımlar ve resmi belgeleri gerektirir. Bu süreçte dikkat ve güncellik çok önemlidir; eksik veya yanlış evraklar süreci uzatabilir ya da hakkın kaybolmasına neden olabilir.

Başvuru İçin Gerekli Belgeler

Değer kaybı talebinde bulunmadan önce tüm belgeleri eksiksiz hazırlamak gerekmektedir. 2024 yılı itibariyle araç değer kaybı için sigorta şirketine veya sonrasında tahkim ve mahkemeye yapılacak başvurularda istenen evraklar şunlardır:

Polis Tutanağı

Araç değer kaybı başvurularında Polis Tutanağı veya kaza Tespit Tutanağı en gerekli evraktır. Tutanağın eksiksiz ve iki tarafın da imzalarını taşıması, kazanın tüm ayrıntılarını belirtmesi şarttır. Tutanağı olmadan sigorta şirketleri başvuruyu işleme almaz. TRAMER (Trafik Sigortaları Bilgi Merkezi) kayıtlarındaki tutanak örneği de kullanılabilir.

Ekspertiz ve Hasar Raporu

Değer kaybı için Ekspertiz Raporu ya da Hasar Raporu da gereklidir. Bu raporlarda aracın hangi kısımlarının hasar gördüğü, nasıl bir onarım uygulandığı ve onarımın hangi tarihte yapıldığı açıkça yer almalıdır. Yetkili veya özel servislerden alınan tamir faturaları ve onarıma dair belgeler de başvuru dosyasına eklenmelidir.

Araç Ruhsatı ve Kaza Fotoğrafları

Başvuruda mutlaka araç ruhsatı fotokopisi ve kazanın olduğu andaki, hasar durumunu gösteren kaza fotoğrafları ibraz edilmelidir. Ayrıca tüm tarafların kimlik bilgileri de talep edilebilir. Fotoğraflar, oluşan zararın boyutunu ve aracın genel durumunu belgelemek için hayati öneme sahiptir.

Sigorta Şirketine Başvuru

Başvurunun Yapılması

Değer kaybı için önce karşı tarafın (kusurlu aracın) sigorta şirketine başvuru yapılır. 2024 yılında E-Devlet üzerinden doğrudan başvuru yapılamamaktadır; başvuru elektronik posta, iadeli taahhütlü mektup, noter veya sigorta ofisi aracılığıyla yapılmalıdır. Başvuru dosyasında yukarıda belirtilen tüm belgeler yer almalıdır. Dilekçede kazanın yeri, tarihi, aracın plakası, talep edilen değer kaybı tazminatı açıkça belirtilmelidir.

Sigorta Şirketinin Yükümlülükleri ve Cevap Süreleri

Sigorta şirketi, değer kaybı başvurunuza en geç 15 gün içinde yazılı olarak cevap vermek zorundadır. Şirket, bu süre içinde başvurunuzu değerlendirmeli ya peşin ödeme yapmalı ya da gerekçeli bir şekilde ret kararı vermelidir. Eğer sigorta şirketi süreyi aşar, eksik ödeme yapar veya hiç ödeme yapmazsa tahkim veya dava yoluna gidilebilir.

Eksik veya Reddedilen Taleplerde İzlenecek Yol

Başvurunuz eksik evrak sebebiyle işleme alınmazsa şirket, hangi belgelerin eksik olduğunu size bildirmek zorundadır. Eksik belgeler tamamlandıktan sonra süreç yeniden başlar. Eğer başvurunuz reddedilirse, ret gerekçesiyle birlikte Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru veya doğrudan dava açma hakkınız doğar.

Sigorta Tahkim Komisyonuna Başvuru Prosedürü

Araç değer kaybı talebiniz sigorta şirketinden olumlu sonuçlanmazsa ikinci adım, Sigorta Tahkim Komisyonudur. Tahkim Komisyonu başvurusunda istenecek belgeler, başvuru sırasında ödenen başvuru ücret dekontu, başvuru formu, tüm kaza/eksper/ruhsat evrakları ve dilekçeden oluşur. Başvuru online olarak da yapılabilir ve başvuru numarasıyla takip edilebilir.

Tahkim Başvurusunda Dikkat Edilecekler

Başvuru belgelerinin tam ve eksiksiz olması gerekir. Tahkim Komisyonu, başvuruyu 4 ay içerisinde sonuçlandırmak zorundadır. Karar taraflara bildirilir ve sigorta şirketleri bu karara uymak mecburiyetindedir. Ancak taraflardan biri Yargıtay’a temyiz yoluyla başvurabilir.

Dava Açma ve Yargı Süreci

Sigorta şirketinden ve tahkimden netice alınamazsa son yol dava açmaktır.

Görevli ve Yetkili Mahkeme

Değer kaybı davalarında görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesidir. Davalı ise genellikle kazada kusurlu olan tarafın sigorta şirketi olur. Yetkili mahkeme ise ya davalının yerleşim yeri ya da kazanın gerçekleştiği yer mahkemesidir.

Süreç ve Zaman Aşımı

Dava açmak için kaza tarihinden itibaren 2 yıl içinde başvuru yapılmalıdır. Bu süre hak düşürücüdür. Sigorta şirketine yapılan başvurudan itibaren 15 gün içerisinde cevap gelmezse, davanızı hemen açabilirsiniz. Dava sürecinde bilirkişi raporu alınır, tüm belgeler mahkemeye sunulur.

Yargıtay Kararları Işığında Değer Kaybı

Yargıtay kararları, değer kaybı davalarında rehber niteliğindedir ve davalarda bilirkişi incelemesinin önemini vurgular. Yargıtay, değer kaybı taleplerinde, aracın piyasa değeri, kilometresi, kazadaki kusur oranı ve hasarın niteliği gibi kriterlerin dikkate alınması gerektiğini açıkça belirtmiştir. Son yıllarda verilen kararlar, sigorta şirketlerinin ödemekten kaçındığı değer kaybı taleplerinin büyük oranda mahkeme lehine sonuçlandığını göstermektedir.

Zamanında ve eksiksiz başvuru süreciyle hak kayıplarının önüne geçebilirsiniz!

Sigorta Poliçesi Limitleri

Sigorta poliçesi limitleri, araç değer kaybı tazminatında oldukça önemli bir yere sahiptir. 2024 yılında, zorunlu trafik sigortası kapsamında maddi hasar için araç başına ödenebilecek maksimum tutar genellikle 200.000 TL olarak belirlenmiştir. Ancak bazı kaynaklara göre, bu rakam kaza başına 400.000 TL’ye kadar da çıkabiliyor. 2025 yılı için bazı sitelerde araç başına 300.000 TL’ye kadar ödeme yapılabileceği belirtiliyor. Bu limitler her yıl Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından güncelleniyor ve poliçenizde yazan garanti edilen miktarı aşan zararlar için ekstra bir ödeme yapılmaz.

Özellikle önemli olan bir konu; sigorta poliçelerinde belirlenen bu üst sınırlar dahilinde tazminat alma hakkınız vardır. Örneğin, değer kaybı tazminatınız hesaplandıktan sonra bu tutar sigorta poliçe limitinizin üstünde kalırsa, sigorta şirketi yalnızca poliçe limiti kadar ödeme yapar. Eğer zararın tamamı karşılanmazsa, kalan miktar için doğrudan kazaya sebebiyet veren kişiye yani kusurlu tarafa başvurma hakkınız bulunur.

Sigorta şirketleri, ödeme yükümlülüklerini yerine getirirken genellikle öncelikle onarım giderlerini karşılar ve poliçe limiti fazlası için ödeme yapmaz. Bu nedenle poliçenizin limitlerini önceden bilmeniz, başvuru yaparken hak kaybı yaşamamanız adına çok önemlidir.

Zorunlu ve İsteğe Bağlı Sigortalardaki Farklar

Zorunlu sigorta ve isteğe bağlı sigorta arasındaki farklar, araç değer kaybı işlemlerinde en sık karıştırılan konulardandır. Zorunlu trafik sigortası, adından da anlaşılacağı gibi yasalar gereği yaptırılması mecburi olan bir sigortadır ve sadece karşı tarafın zararlarını karşılar. Kendi aracınızın zararlarını, kusurlu olmanız durumunda asla karşılamaz. Değer kaybı tazminatı da, eğer siz kazada kusursuzsanız, karşı tarafın zorunlu trafik sigortasından talep edilir.

Öte yandan, isteğe bağlı sigortalar arasında en çok bilinen kasko sigortasıdır. Kasko sigortası, kapsamı dahilinde hem kendi aracınızda hem de bazen üçüncü kişilere verilen zararları karşılar. Temel fark, zorunlu trafik sigortası sadece karşı taraf için devreye girerken, kaskonun ise sizin aracınız ve varsa polisiye eklenen durumlara hitap etmesidir. Kasko sigortasında değer kaybı ödemesi ise ancak poliçenizde bu teminat açıkça yer alıyorsa yapılır. Standart kasko poliçelerinde araç değer kaybı genellikle kapsam dışı bırakılmıştır; ama bazı ek teminatlar ile poliçeye değer kaybı eklettirilebiliyor.

Kısacası; kazada kusurluysanız ve sadece zorunlu trafik sigortanız varsa, değer kaybınız karşılansa bile, bu karşı taraf için geçerli olur. Kasko zorunlu değil, isteğe bağlıdır ve ancak opsiyonel teminatlarla değer kaybını ödeyebilir.

Kasko ve Trafik Sigortasında Değer Kaybı Tazminatı

Kasko ve trafik sigortası aracılığıyla değer kaybı tazminatı almak, aracın hasar sonrası kaybettiği piyasa değerinin karşılanması anlamına gelir. Trafik sigortasında araç değer kaybı tazminatı; kural olarak kazaya sebebiyet veren karşı tarafın zorunlu trafik sigortası üzerinden yapılır ve başvuru doğrudan o sigorta şirketine olur. Değer kaybı almak isteyen kişi kazada tam veya daha çok kusurluysa, zorunlu trafik sigortasından hiçbir şekilde kendi aracının değer kaybı için tazminat alamaz.

Kasko sigortasında ise, kural olarak değer kaybı ödemez. Yani kasko ile hasarınız onarılsa bile aracınızın ikinci el değerinden kaybettiği tutarı talep edemezsiniz. Ancak son yıllarda teminat kapsamı genişletilmiş bazı kasko poliçelerinde değer kaybı ek teminatı sunulabilmektedir. Böyle kaskolarda, kendi kusurunuz olsa dahi değer kaybınızı alabilirsiniz. Ama bunun için poliçenizde “değer kaybı teminatı” olup olmadığını kontrol etmeniz gerekir.

Özetle; genellikle araç değer kaybı tazminatları için öncelikli başvurulacak sigorta, kazaya sebebiyet veren aracın trafik sigortasıdır. Kasko ise sadece poliçede açıkça belirtilmişse değer kaybını karşılar. Her iki sigorta türü için de, başvuru sırasında polis tutanağı, ekspertiz raporu ve diğer belgelerle birlikte iyi bir şekilde hazırlık yapmanız önemlidir. Unutmayın, yanlış veya eksik başvuru sigorta şirketinin reddine yol açabilir.

Hukuki Yardım ve Danışmanlık Süreci

Avukat İle Takibin Önemi

Avukat ile araç değer kaybı sürecini takip etmek, hak kaybı yaşamamak için oldukça önemlidir. Avukatlar, değer kaybı başvurusu sırasında ortaya çıkabilecek eksik belge, yanlış hesaplama ya da sigorta şirketlerinin olası itirazlarına karşı profesyonel destek sunar. Dava aşamasında ise, tecrübeli bir avukat davanın takibi, delillerin toplanması ve bilirkişi raporlarına itiraz konusunda büyük bir avantaj sağlar. Özellikle kazalarda kusur oranı tartışmalıysa veya tazminat tutarı yüksekse, yasal süreçlerin karmaşıklığı nedeniyle hukukçu desteği almak, hakkınızı tam olarak almanızı sağlar.

Sigorta Aracılığı ve Hak Kayıpları

Sigorta şirketleri genelde değer kaybı taleplerinde süreci yönetirken, mağdurun haklarını tam anlamıyla göz önünde bulundurmayabilir. Bu noktada sigorta aracılığı ile yapılan başvurularda istenen belgelerin eksiksiz olmasına dikkat etmek ve taleplerin sigorta mevzuatına uygun şekilde sunulması gerekir. Aksi durumda, sigortadan gelecek olumsuz yanıtlar yüzünden değer kaybı alınamadan dosya kapanabilir. Ayrıca sigorta şirketleri, değer kaybı hesaplamalarında bazen eksik tutar ödeyebilir, bu da hak kaybına yol açar. Sigorta acenteleri veya ekspertiz firmaları ile çalışırken, dosya takibinin dikkatli yürütülmesi, reddedilen taleplerde mutlaka itiraz yolunun kullanılması önemlidir.

Uzman Desteği İle Tazminat Artırımı

Uzman desteği, araç değer kaybı tazminatında alınacak meblağın artmasına büyük katkı sağlar. Bilirkişi, eksper veya değer kaybı danışmanları, araç yaşı, kilometresi, hasar geçmişi gibi detayları doğru analiz ederek gerçekçi bir hesaplama yapar. Özellikle davalı ya da sigorta şirketinin ödedikleri tutarın az olduğunu düşünüyorsanız, profesyonel bir destekle değer kaybı tespiti yaptırabilir ve hak ettiğinizden daha yüksek bir tazminata ulaşabilirsiniz. Uzmanlar sayesinde başvurularda istenen belgeler eksiksiz hazırlanır, ayrıca tahkim sürecinde ya da dava aşamasında güçlü bir delil sunmuş olursunuz. Hak kaybı yaşamamak ve en yüksek tazminatı almak için, bilen kişilerden destek almak her zaman avantajlıdır.

Sık Sorulan Sorular

Değer Kaybı Tazminatında En Fazla Ne Kadar Alınır?

Değer kaybı tazminatında en fazla alınabilecek tutar, aracınızın marka, model, yaşı, kilometresi ve piyasa değeri gibi birçok faktöre bağlı olarak değişir. Ancak yasal olarak üst bir sınır belirlenmemiştir. Tazminat miktarı genellikle hasarın büyüklüğüyle orantılı şekilde ve aracın ikinci el satışındaki değer kaybı gözetilerek hesaplanır. Örneğin, yeni ve düşük kilometreli bir araçta alınabilecek değer kaybı genellikle daha yüksek olur. Ancak alınacak bedel, yapılan onarım masraflarının tamamını değil, yalnızca “değer kaybını” kapsar. Sigorta şirketlerinin farklı hesaplama yöntemleri ve poliçe limitleri de alınacak parayı etkileyebilir.

Değer Kaybı Hesaplamasında En Sık Yapılan Hatalar

Değer kaybı hesaplamasında sık yapılan hataların başında, hasarın onarım bedeli ile değer kaybı miktarının karıştırılması gelir. Birçok araç sahibi, yapılan tamir masrafı kadar para alacağını düşünür. Oysa asıl hesaplanan, aracın ikinci elde yaşayacağı değer kaybıdır. Bir diğer hata ise, aracın yaşı veya yüksek kilometresi nedeniyle değer kaybı hakkının olmadığını sanmaktır. Her araç için bir miktar değer kaybı oluşabilir. Ayrıca, ekspertiz raporlarındaki eksiklikler ve yanlış tramer kayıtları da hesaplamada hatalara yol açabilir. Hasarın tüm parçaları kapsayıp kapsamadığı ve yan sanayi parça kullanım raporlarının dikkate alınmaması diğer yaygın hatalardandır.

Sigorta Eksperleri ve Bilirkişi Raporları Hakkında

Değer kaybı taleplerinde sigorta eksperleri ve bilirkişi raporları çok önemli bir rol oynar. Eksper aracı inceler ve hasarın boyutunu, onarım kalitesini ve ikinci el piyasa değer kaybını tespit eder. Eksper raporları bazen detaydan uzak veya yüzeysel olabiliyor. Bilirkişi raporları ise daha teknik ve kapsamlıdır, özellikle mahkeme ve tahkim süreçlerinde delil niteliği taşır. Eksper ve bilirkişi raporlarında araç özelliklerinin ve hasarın niteliğinin düzgün analiz edilmesi, doğru tazminat miktarının belirlenmesi açısından kritiktir. Şüpheli veya eksik bulduğunuz raporlara karşı itiraz hakkınız mevcuttur.

Değer Kaybı Tazminatı Yoksa Ne Yapılmalı?

Değer kaybı tazminatınız ödenmez ya da başvurunuz reddedilirse, öncelikle sigorta şirketinin kararına itiraz edebilirsiniz. İtirazınız kabul edilmezse, Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru hakkınız bulunur. Bu işlem oldukça hızlı ve masrafsızdır. Alternatif olarak, mahkeme yoluna da gidebilirsiniz. Dava açmadan önce başvurulan tüm belgeleri ve raporları saklamalısınız. Ayrıca, bir avukattan veya ekspertizden profesyonel destek almak, sürecin lehinize sonuçlanmasını kolaylaştırabilir. Haklıysanız hakkınızı aramaktan çekinmeyin, yasal olarak birçok yolunuz mevcut!

Güncel Yargı Kararları

Güncel yargı kararlarında, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2024/4378 sayılı ve 20 Şubat 2025 tarihli kararı oldukça dikkat çekicidir. Bu kararda, araç değer kaybı tazminatının temel koşullarına yeniden vurgu yapılmıştır. Özellikle Yargıtay, “Araçta meydana gelen değer kaybı (araç değer kaybı), aracın kazadan önceki hasarsız hali ile onarımdan sonraki hali arasındaki piyasa değeri farkı” olarak net bir tanım kullanmıştır.

Yargıtay, kazada tamamen kusurlu olan araç sahiplerinin değer kaybı talebinde bulunamayacağını açıkça belirtmiştir. Yani %100 kusurlu sürücüler değer kaybı alamaz. Ayrıca, araçta meydana gelen hasarın kesinlikle onarılması gerektiği, ancak değer kaybının hasar miktarıyla orantılı olduğu da vurgulanmıştır.

Bunun dışında son kararlarla birlikte, tramer kaydında aracın yaşı ve kilometresinin de mutlaka göz önünde bulundurulması gerektiği netleşmiştir. Mahkemeler ve Sigorta Tahkim Komisyonu kararlarında da uzman bilirkişi raporlarının önemi ve delil olarak kabulü tekrar tekrar öne çıkıyor.

Örnek olarak, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 2024/655 esas ve 2025/650 kararında; trafik kazasında oluşan değer kaybı talebinin, aracın piyasa rayiç bedeli, hasarın niteliği ve aracın kullanım durumu dikkate alınarak hesaplanması gerektiği net bir şekilde ifade edilmiştir.

Hesaplama Örnekleri

Araç değer kaybı hesaplama konusunda 2025 yılı için yaygın formül şu şekildedir:

Baz Değer Kaybı = Aracın Rayiç Değeri x %19

Toplam değer kaybı ise; baz değer kaybı, hasar boyut katsayısı ve aracın kullanılmışlık düzeyi katsayısı ile çarpılarak bulunur:

Toplam Değer Kaybı = Baz Değer Kaybı x Hasar Boyut Katsayısı x Kullanılmışlık Katsayısı

Güncel örneklerle açıklayalım:

  • Eğer aracın piyasa rayiç değeri 100.000 TL, kilometresi 15.000 km ve altı ise ve hasar miktarı 20.001 TL ve üzeri ise;
  • Araç değer kaybı genellikle yaklaşık 15.390 TL olarak hesaplanır.

Bir başka örnek:

  • Hasar miktarı 12.001 TL – 20.000 TL arasıysa, araç değer kaybı yaklaşık 12.825 TL olur.
  • Hasar miktarı 4.001 TL – 12.000 TL arası ise, değer kaybı 8.550 TL civarındadır.
  • 2.001 TL – 4.000 TL arası, yaklaşık 4.275 TL değer kaybı ortaya çıkar.

Kısacası, araç değer kaybı hesaplaması yapılırken; aracın piyasa değeri, hasarın miktarı, aracın kilometresi ve yaşı çok önemli kriterler olarak dikkate alınır. Bu örnekler ışığında davalarda ya da başvurularda talep edilecek miktarın somut şekilde öngörülmesi mümkündür.

Daha fazla detay ve formül örnekleri için bu sayfayı veya bu tabloyu inceleyebilirsiniz.

Sonuç ve Öneriler

Hak Kaybı Yaşamamak İçin İpuçları

Hak kaybı yaşamamak için araç değer kaybı tazminatı süreçlerinde dikkatli ve bilinçli hareket etmek çok önemlidir. Öncelikle, kaza sonrası tüm evraklarınızı eksiksiz olarak saklamalısınız. Polisten veya trafik jandarmasından alınan tutanaklar, fotoğraflar ve ekspertiz raporu gibi belgeler mutlaka elinizde bulunmalı.

Değer kaybı başvurusu yaparken, işlemleri zamanında takip etmek büyük avantaj sağlar. Özellikle, zamanaşımı süresini kaçırmamak için en kısa sürede başvuru yapmak şarttır. Ayrıca, başvurunuzun eksiksiz olduğundan emin olmak, sigorta şirketinden olumsuz yanıt alma riskinizi de azaltır. Yan sanayi parça kullanımı, mini onarımlar ve eski hasarlar gibi durumlara dikkat ederek başvurunuzu buna göre düzenleyin.

Eksik veya hatalı bilgi vermek, değer kaybı tazminatı almanızı zorlaştırabilir. Bu nedenle gerekirse uzmandan ya da bir avukattan destek almanız faydalı olabilir. Özellikle, sigortanın cevabını takip etmeyi ve gerekirse hızlıca itiraz hakkınızı kullanmayı unutmayın.

Hak Arama Yolları

Hak arama yolları açısından, öncelikle sigorta şirketine eksiksiz ve doğru belgelerle başvuru yapmalısınız. Sigorta şirketinden olumsuz cevap alırsanız ya da hiç cevap alamazsanız, Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru hakkınız var. Bu yol, yargı süreçlerine nazaran daha hızlı sonuçlanabilen bir seçenektir.

Tahkim komisyonundan da olumsuz sonuç aldığınızda veya direkt olarak dava açmak istediğinizde, yetkili mahkemeye başvurabilirsiniz. Yargı önünde hak aramak daha uzun sürebilir ancak bir avukatla çalışmak, süreci hızlandırabilir ve başarı şansınızı artırabilir.

Ayrıca, tüketici mahkemelerinde araç değer kaybı davaları sıklıkla görülmektedir; Tüketici hakem heyeti ise sigorta tahkimine alternatif bir yol olup küçük miktarlı taleplerde değerlendirilebilir.

Unutmayın, sürecin hızlı ilerlemesi ve hak kaybı yaşamamanız için hukuki destek almak önemlidir. Avukatlar, sizin adınıza işlemleri yürütür ve gerek sigorta şirketi gerekse yargı yolunda mağduriyet yaşamamanızı sağlar.

Son olarak, araç değer kaybı haklarınızı sonuna kadar aramaktan çekinmeyin. Tüm belgelerinizi düzenli saklayarak, yasal süreleri geçirmeden başvurunuzu yaparak ve gerektiğinde hukuki destekle hareket ederek kayıpsız bir süreç geçirebilirsiniz.