Avukatlar ve müvekkiller arasında belki de en çok yanlış anlaşılan ve açıklığa kavuşturulması gereken konulardan birisi de avukatın vekalet ücretinin kimin tarafından ve ne zaman ödeneceği hususudur.
Çoğunlukla vekalet ilişkisinin maddi boyutu konuşulmaya başlanıldığı zaman tarafımıza; avukatın ücretini karşı taraf ödemiyor mu, hakimin davanın sonunda hükmettiği avukatlık vekalet ücreti nedir, avukat ücrete davayı kazanınca mı hak kazanır, hakimin dava sonunda hükmettiği karşı vekalet ücreti avukata mı yoksa müvekkile mi ödenir gibi sorular yöneltilmektedir.
Bu sorunun temeli, vekalet/avukatlık ücreti ile dava sonunda hakim tarafından hükmedilen karşı vekalet ücretinin arasındaki ayrımın bilinmemesidir.
Avukatlık Kanunu avukatlık ücretini ikili bir ayrıma tabi tutmaktadır. Buna göre avukatın gelir kalemleri şunlardır:
- 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesi uyarınca elde edilen ve müvekkil ile vekil arasındaki avukatlık sözleşmesinin bir edimi sayılan (kanuni tanımıyla) “avukatlık ücreti” geliri,
- 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 164/son maddesi uyarınca elde edilen (birinci bentteki avukatlık ücreti dışında kalan), bir yargılama gideri kalemi olarak yargılama faaliyeti neticesinde davayı kazanan tarafın zararının karşılanması saikiyle Mahkeme tarafından hüküm altına alınan “yasal vekalet ücreti” geliridir.
Vekalet ücreti/ avukatlık ücreti: Hukuki bir iş veya davanın avukat aracılığıyla takip edilmesi sonucunda alınan hukuki hizmet için müvekkilin, avukatına aralarında yapmış oldukları ücret sözleşmesi ile ödeme taahhüdünde bulunduğu meblağa vekalet ücreti denilmektedir. Bu ücret avukatın hukuki yardımının karşılığı olup; avukatın ücretsiz hukuki yardımda bulunması yasaktır.
Burada bahsedilen vekalet ücreti, müvekkil ve avukat arasında yapılan bir ücret sözleşmesi ile serbestçe tayin edilebilir. Ancak kural bu olmakla birlikte, avukatlık ücretinin serbestçe kararlaştırılabilmesi bakımından çeşitli sınırlamalar mevcuttur.
Buna göre; avukatlık ücreti kararlaştırılırken;
- Türkiye Barolar Birliği tarafından her yıl Resmi Gazetede yayınlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ile tespit edilen meblağın altında avukatlık ücreti kararlaştırılması yasaktır.
- Sözleşmeye, dava konusu para dışındaki mal ve haklardan bir kısmının aynen avukata ait olacağına ilişkin bir hüküm konulması yasaktır.
- Avukatlık ücreti belirli bir yüzde olarak kararlaştırılabilmekle birlikte, belirlenen yüzdelik oran dava veya hükmolunacak şeyin değeri yahut dava konusu paranın %25’ini aşamaz.
Yine avukatlık ücret sözleşmesi yazılı şekilde yapılmalıdır. Ancak bu ispat hukuku bakımından öngörülen bir zorunluluk olup; şekli bir zorunluluk değildir. Eğer taraflar arasında yazılı şekilde avukatlık vekalet ücret sözleşmesi yapılmadıysa bu durumda Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen meblağa göre ödeme yapılır.
Görüldüğü üzere, müvekkil avukatına yazılı bir sözleşme yapılsın ya da yapılmasın her hâlükârda avukatlık / vekalet ücreti ödemek zorundadır. Bu ücreti hakim hükmetmez ya da davanın karşı tarafı ödemez, bu ücreti hukuki hizmeti alan müvekkil öder.
Karşı vekalet ücreti / hakimin dava sonunda hükmettiği ücret: Avukatın elde ettiği diğer bir gelir kalemi ise karşı vekalet ücreti /yasal vekalet ücretidir. Bu vekalet ücret türünde; davayı kaybeden taraf, davayı kazanan taraf şayet avukat ile temsil edilmiş ise davayı kazanan tarafın AVUKATINA karşı vekalet ücreti öder.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun ‘avukatlık ücreti’ başlıklı 164. Maddesinin 5. Fıkrası;
“Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekâlet ücreti avukata aittir. Bu ücret, iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez, haczedilemez.’’ Hükmüne amirdir. Görüldüğü üzere, davanın sonunda hükmedilen yasal vekalet ücreti haklı çıkan tarafın avukatına ödenmektedir, müvekkile değil.
Tüm bu anlatılanlar ışığında; iki tür vekalet ücretinin ikisi de avukata ödenmektedir. Birisinde müvekkil aldığı hukuki hizmet karşılığından kendi avukatına ödeme yapma yükümlülüğü altına girerken, diğerinde davanın sonunda haksız çıkan taraf haklı çıkan tarafın avukatına ödeme yapmaktadır. Bu iki vekalet kalemi birbirlerinden farklıdır.